Omuz Çıkığı

 Op. Dr. Tibet Altuğ Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı

 Konservatif tedavi başarısız olan, 25 yaşından genç sporla veya atletik faaliyetlerle uğraşan ve önemli kemik hasarı veya kas yaralanması olan hastalarda hemen cerrahi tedavi uygulanmalıdır.

İnstabilite; eklemde anormal hareket için kullanılan ifadedir. Anormal hareket, sadece ağrıya sebep olabildiği gibi tam çıkığa sebep olabilecek düzeyde de olabilir. Omuz ekleminin stabilitesini etkileyen aktif ve pasif etkenler vardır.

Labrum, pasif olarak stabiliteye katkıda bulunan bir yapıdır. Hem humerus başının eklem yaptığı yüzeyi derinleştirir, hem de kapsüloligamentöz yapıların kemiğe yapışmasını sağlar. Rotator kılıf kasları eklem stabilitesine katkı sağlayan temel dinamik yapılardır.

Anterior instabilite: En sık rastlanan omuz instabilitesidir. Tipik olarak omuzun vücuttan uzağa açılması ve dışı dönmesi ile olur.

Anteroinferior labrum ve inferior glenohumeral igament kompleksinde hasar oluşur. Beraberinde glenohumeral ligamentlerin humerustan ayrılması, rotator kılıf yaralanması, kırık, aksiller sinir yaralanması, kıkırdak hasarı da olabilir.

Erken dönemde, ek sorunu olmayan hastaların çoğunda cerrahi olmayan yöntemler denenmelidir. Bunlar; omuza askı uygulanması, ve sonrasında fizik tedavidir.

Ancak; konservatif tedavi başarısız olan, 25 yaşından genç sporla veya atletik faaliyetlerle uğraşan ve önemli kemik hasarı veya kas yaralanması olan hastalarda hemen cerrahi tedavi uygulanmalıdır.

Posterior instabilite: Tüm omuz instabilitelerinin %2-5‘idir. Hastaların yarısında sebep travmadır. Elektrik çarpması veya epileptik nöbet sonrasında oluşabilir. Tipik olarak kol ileri uzanmış, içe dönmüş ve gövdeye yakın haldeyken arkaya doğru zorlama ile oluşur. Konservatif tedavi yöntemleri mutlaka uygulanmalıdır. Konservatif tedavinin başarısız olduğu veya spor yapan hastalarda cerrahi tedavi uygulanır.

Çok yönlü instabilite: Omuz bağlarında genel olarak esneklik vardır. En sık yirmili ve otuzlu yaşlarda görülür. Ağrı, omuzda atlama veya takılma hissi, uykuda omuzda güvensizlik hissi, cisimleri atma ve taşımada zorluk gibi yakınmalara neden olur. Cerrahi olmayan tedavi, rotator kılıf güçlendirilmesi, skapula kinematiği ve proprioseptif egzersizlere dayanır. Konservatif tedaviden yeterli sonuç elde edilemezse, günlük ve sportif faaliyetlerde ağrı ve güvensizlik hissi varsa cerrahi tedavi önerilir.

Kronik çıkıklar: Genellikle eklemi ilgilendiren bir kırıkla birliktedirler. Posterior çıkıkların yarısı gözden kaçırılabilir. Yaşlı hastalarda ağır bir fonksiyon kaybı yoksa, genel sağlık durumu nedeniyle ameliyat riskli ise cerrahi tedavi uygulanmaz. Çıkıktan 3 hafta sonrasına kadar uygun hastalarda kapalı redüksiyon denenebilir. Cerrahi tedavide; açık redüksiyon, kemik kaybının onarılması, artroplasti uygulanabilir.

SLAP lezyonları:
 Labrumun üst kesimindeki hasarıdır. En sık kolda çekilme ve cisim atma ile yaralanma olur.

Dört tipi tanımlanmıştır:

Tip 1 için cerrahi olmayan tedaviyi öneren yazarlar olduğu gibi, cerrahi tedavinin yararlı olacağını savunan yazarlar da vardır.
Tip 2, 3,4 ’ün tedavisi cerrahidir.
Masa başı çalışanlar için işe dönüş 3-6 hafta arasında oluyorken, ileri düzey sporcularda 6-7 aya kadar uzayabilmektedir.

Telefon

0 312 503 5330   

0 543 503 5331

Adres

Maidan İş ve Yaşam Merkezi, Mustafa Kemal Mah. 2118. Cad. No:4,  B Blok, Kat:9, Ofis:102, Çankaya / ANKARA